28 Eylül 2008 Pazar

tercümana zeval olmaz

basın yayası gereği, bir kitabın yazarı yurtdışında ise, kitabın içeriğinden "eser sahibi" sıfatıyla çevirmeni sorumlu tutuluyor ve cezai yükümlülük tercümana yükleniyor. şu durumda bir çok soru işareti zihinlerde belirip belirip kayboluyor:


1)çervirmenin görevi, çevirmekte üstlendiği kitabı, anlam değişikliklerine yol açmayacak bir şekilde diğer dile aktarmaksa eğer, nasıl oluyor da içerikten dolayı tercüman suçlanıyor?
kaldı ki çievirmen, değil içeriğine katılmak, kitabın içeriğindeki görüşlerin tümüne katılmıyorsa bile, kendi siyasi ve felsefi düşüncelerini bir kenara bırakıp o iletiyi aynı mesleki titizlikle çevirmekle yükümlü. yanılıyor muyum?


2)bir yandan özgür düşünce ortamının geliştirilmesinin öngörüldüğü, birilerinin "herkes dilediğini düşünmekte özgürdür" diye bağırdığı, düşünce suçunun ilkelliğinin hala tartışılmakta olduğu bir ülkede, nasıl oluyor da bir insan mesleğini yaptığı için hapis cezasına tabi tutuluyor?


3) bunları da geçtim, çevirmen metnin suç içerip içermediğini nasıl bilecektir? ya da suç unsuru taşıdığını sezdiği bölümleri sansür mü edecektir?


4) bir de şöyle bir tezat var ki; söz konsu metnin suç unsuru içerip içermediğine dair hukuki karar verilmesi için türkçeleştirilmesi şarttır. ileti türkçeleştirildikten sonra uygun(!) bulunmazsa eğer, çevirmen çevirdiği için mi suçlanacaktır?


tercüman da elçi gibi, "aktarmak"la sorumluysa eğer, tercümana zeval olur mu?
ben anlamadım.

(kısmen alıntıdır)

Hiç yorum yok: